3 Mart 2010 Çarşamba

Sopa

Şimdi ölmüş bi hocadan ilkokul üçte bi dayak yemiştim sabah sabah onu hatırladım, onbeş sene önce falan simit-fruko en ideal ikiliydi bir ilkokul çocuğu için, en azından bizim okulda öyleydi, zaman zaman ayran da tercih ediliyordu tabi, neyse frukoyu aldım şımarık da bi çocuğum çalışkan olduğum için(hehe ekosu ama gerçekten o zaman öyle miydi çocuk aklımla en birincilerden biri ben olduğum için mi sürekli içim içime sığmıyodu da yaramazlık yapıyordum tam net değil şuan zihnimde), frukoyu çalkalayıp fışkırtırken bu hocanın öğrencilerinden birinin üzerine geldi, hem de kız ve benden küçük, birinci sınıf; aboolehoy, denize kaçtığım için babamla da arada ringe çıkardık her yurdum çocuğu gibi ama bu başkaydı, bambaşkaydı; yabancı bir el hem de kocaman, vurun ha vurun diyelee sanki.Çok yadırgamadım, temiz temiz dayağı yedim, ağladım...

Hiçbi zaman anlamadım küçücük çocuklara vuran mantığı, bunu sevgili arkadaşım boran* ile de tartışmışızdır ve bana bunun gerekli olduğunu söylediğinde çıldırmıştım adeta,neyse onun fikrini ona bırakayım da, hoca da ne dövmüştü be abi! Düşman askeriyim sanki! Bi de miniciğim yani, sıskacık ve fotoğraflara göre pek de tatlı bi çocukmuşum ayıptır söylemesi, ben şu bir öğretmene göre vasat niteliğimle bile dövemem yani, dövene de helal olsun..

Ha bunları buraya hocaya nefretimden falan da yazmadım, hatta küçük bi tebessümle hatırladım bu anımı dudağımın kenarında..

Fikret Hocayı da sevgiyle analım, bi vukuatı da 54,33'lük netimle anadolu lisesine nah gireceğim olmuştur rahmetlinin, babayarolara gelmiştir kendisi tabi sonra;huzur içinde yatsın.

* Yanlış anlaşılmasın kendisi mütemadiyen çocuk döven bi manyak değildir, ilköğretimde ingilizce öğretmeni olduğu için ve çocuk zekaların bazen laftan anlayamayabileceğini düşündüğü için attığı bir iki tokatı savunmuştu sanıyorum ki; haklıdır belki de tecrübe etmedim.

Derhal soruşturma açılsın, yetkililer bi özel mesaj atsın, soyisim de vericiim.

1 yorum: